Annesi eniştesinin yaptığı iğrençlikleri doğruladı!
Annesi eniÅŸtesinin yaptığı iÄŸrençlikleri doÄŸruladı.1997 doÄŸumlu S.K. teyzesi Z.O.’nun 11 Aralık 2014 tarihinde görülen boÅŸanma davasında tanık olarak ifade verdi. S.K., ifadesinde eniÅŸtesi Ö.T.O.’nun kendisine 14 yaşından itibaren cinsel istismarda bulunduÄŸunu öne sürdü. Ä°stismar olaylarını anlattı. Babaeski Asliye Hukuk Mahkemesi de eniÅŸte hakkında suç duyurusunda bulundu.
Ä°stanbul Anadolu Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı’nca yürütülen soruÅŸturma sonunda, o tarihte 17 yaşında olan S.K.’nin ifadesi psikolojik danışman eÅŸliÄŸinde alındı. Danışman tarafından daha sonra hazırlanan raporda; S.K.’nin 8 yaşından beri öğrenme güçlüğü yaÅŸadığı, babasının annesine uyguladığı kötü muamelelere tanık olduÄŸu, kendisine dikkat eksikliÄŸi ve hiperaktivite teÅŸhisi konulduÄŸu ayrıca ‘obsesif kompulsif bozukluk majör depresyon’ tanılarıyla takipli hasta olduÄŸu bilgisi yer aldı. S.K.’nin annesi de ifadesinde, cinsel istismar iddialarını doÄŸrulayarak, kızının, eniÅŸtesiyle arasında geçenleri kendisine anlattığını söyledi. Anne, Ä°stanbul’da bulunduÄŸu sırada eniÅŸtesinin kızına, “Sen benimsin, gel yanıma otur, seni seviyorum, tatlı canım” gibi sözler söylediÄŸini kaydetti. EniÅŸte Ö.T.O. ise, boÅŸanma davası nedeniyle S.K.’ye yalan tanıklık yaptırıldığını, iddiaların hayal ürünü olduÄŸunu, kızın ifadelerinde çeliÅŸki bulunduÄŸunu söyleyerek, suçlamaları kabul etmedi.
 İHLAL KARARI VERDÄ°Â SoruÅŸturması sonunda savcılık, ‘kesin ve yeterli delil bulunmadığı’ gerekçesiyle kovuÅŸturmaya yer olmadığına karar verdi. MaÄŸdur S.K. de 18 yaşına girdikten sonra 16 Kasım 2015 tarihinde Anayasa Mahkemesi’ne bireysel baÅŸvuruda bulundu. BaÅŸvuruyu 10 Ekim’de görüşen Anayasa Mahkemesi, Anayasa’nın 17’nci maddesinde güvence altına alınan ‘kötü muamele yasağının’ usul boyutunun ihlal edildiÄŸine karar verdi. Kararın bir örneÄŸi ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden soruÅŸturma yapılmak üzere Ä°stanbul Anadolu Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı’na gönderildi. Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanan Anayasa Mahkemesi gerekçeli kararında, S.K.’nin ifadesinde, eniÅŸtesi olan şüphelinin fiziksel temas dışında telefonla da kendisini aradığına ve birtakım cinsel içerikli sözler söylediÄŸine dikkat çekilerek, “Bir suçun telefon aracılığıyla iÅŸlendiÄŸi iddiası ileri sürüldüğünde hiç şüphesiz iddianın gerçekliÄŸini ortaya koyan en temel delil iletiÅŸim kayıtlarıdır. SoruÅŸturma kapsamında şüphelinin kullanmakta olduÄŸu telefon numarası öğrenilerek, gerçekten baÅŸvurucunun şüpheli tarafından aranıp aranmadığı, aranmış ise ne sıklıkta arandığı konusunda bir araÅŸtırma yapılmamıştır” denildi.
‘YETERLÄ° SORUÅžTURMA YAPILDIÄžINDAN SÖZ ETMEK MÃœMKÃœN DEĞİL’
S.K.’nin savcılık kararına yaptığı itirazda, şüphelinin bir telefon konuÅŸmasında suçun ikrarı niteliÄŸinde birtakım sözler sarf ettiÄŸini, söz konusu konuÅŸmanın kayıt altına alındığını belirttiÄŸi hatırlatılan gerekçeli kararda ÅŸu ifadelere yer verildi:”Yürütülen soruÅŸturma sonucunda verilen kovuÅŸturmaya yer olmadığına dair kararda tanık Z.O.’nun eÅŸi olan şüpheli ile baÅŸvurucunun el ele tutuÅŸarak yürüdüğü fakat eÅŸin, baÅŸvurucuya zorla bir temasta bulunmadığı ÅŸeklindeki beyanlarına yer verildiÄŸi görülmektedir.
Kararın yazılış biçimine göre Cumhuriyet savcısının bu beyanlara deÄŸer atfettiÄŸini söyleyebilmek mümkündür. Tanığın bu anlatımı doÄŸru kabul edildiÄŸi takdirde söz konusu eylemin maddi ve manevi unsurları itibarıyla cinsel istismar suçunu oluÅŸturup oluÅŸturmayacağı araÅŸtırılıp, tartışma konusu yapılması gerekmektedir. Keza iddia konusu olayın gerçekleÅŸtiÄŸi tarihte baÅŸvurucunun 15 yaşından küçük olduÄŸu ve suçun oluÅŸması için maÄŸdur rızasının varlığının bir öneminin olmadığı ortadadır. Buna raÄŸmen savcılık tarafından bu yönde bir tartışma veya delil araÅŸtırması yoluna gidilmeyerek, zor kullanılmadığı kabulünden hareketle suçun oluÅŸmayacağı sonucuna ulaşılması, delillerin toplanmasında ve deÄŸerlendirilmesinde hassas davranılmadığını göstermektedir. BaÅŸvurucunun cinsel dokunulmazlığının ihlal edilmesiyle ilgili olarak ileri sürdüğü iddialar kapsamında, delillerin toplanması için yeterli bir soruÅŸturma yapıldığından söz etmek mümkün deÄŸildir.”